TEKNOLOJİ ŞİRKETLERİ
YÖNETİM DANIŞMANLIĞI VE EĞİTİM
HİZMETLERİ
TEKNOLOJİ TABANLI
GİRİŞİMCİLER İÇİN İŞ GELİŞTİRME
MENTORLÜĞÜ
PROFESYONEL
YAZILIM
GELİŞTİRME
SANAYİDE
DİJİTAL DÖNÜŞÜM
TEKNOLOJİ TRANSFER
OFİSLERİ & TEKNOPARKLAR İÇİN
İŞ GELİŞTİRME
YATIRIMCI
BULMA & DEVLET
DESTEKLERİ
YAZILIM-BİLİŞİM
SEKTÖRÜNDE SATIŞ PAZARLAMA
& İŞ GELİŞTİRME
KURUM İÇİ
MENTORLUK &
İÇ GİRİŞİMCİLİK
KEY OF CHANGE

Türkiye' de Yazılım Sektörü-2

Bir iş yönetimi yaklaşımı ya da iş felsefesi olarak adlandırılabilecek ‘Yalın Düşünce’ ile bilişimi birleştiren ‘Yalın Bilişim’ kavramının önemi, son yıllarda kaynakları iyice azalan dünyamızda giderek artmaktadır. Yalın düşünce, son müşterinin perspektifinden değer kavramına odaklanmaktadır. Burada yapılmak istenen özetle, iş süreçlerini iyileştirebilmek için sürekli çabalamak, her türlü israfı eleyerek, ürün ya da hizmetin sipariş ve tasarımından müşteriye teslimatına kadar, üretimin her safhasında ve farklı safhaları arasında değer akışını sağlamaktır.


Sürekli iyileştirme kavramının kökeni, on dokuzuncu yüzyıla ve sanayi devrimi dönemine dayanmaktadır. Verimlilik ve üretkenlik gibi önceliklere daha sonra insan odağı eklenmiş, sürekli iyileştirme kavramı günümüze kadar gelmiştir. Bu tarihsel akış içerisinde süreç iyileştirme ve kalite alanında, Toplam Kalite Yönetimi, Altı Sigma, Kısıt Teorisi ve Yalın Düşünce gibi birbirleriyle birçok ortak noktası olan farklı teoriler, kavramlar ve disiplinler ortaya çıkmıştır. Bunlardan yalın düşünce, firmalara oldukça bütünsel bir vizyon sunmakta, müşterileri, dağıtıcıları, tedarikçileri, çalışanları, süreçleri, ürünleri ve hizmetleri dahil olmak üzere bütün ekosistemi içermekte, son zamanlarda sanayi yanında hizmet sektöründe de başarıyla benimsenmektedir.[i]
 

‘Yalın kavramının bilişim dünyasına uyarlanması’ olarak basitçe tanımlanabilecek yalın bilişim, yalın düşünceden oldukça yenidir ve son on yılda giderek daha fazla önem kazanmaktadır. Yalın bilişim, bilgi teknolojileri yatırımlarından daha etkili bir biçimde yararlanılmasını sağlayan ilke ve uygulamalar bütünüdür.[ii] Özellikle son otuz yıllık dönemde bilişim ürün ve hizmetlerinin ekonomilerin bütün sektörlerinden işletmelere verimlilik ve üretkenlik artışı sağlayacağı düşüncesinin en azından kısmen başarısız olması, yalın bilişime olan ilgiyi artırmıştır. Ülkeleri hala etkilemeye devam eden son küresel ekonomik kriz de, birçok firmanın yalın bilişim ilkelerine faaliyet ve stratejilerinde yer vermelerine yol açmıştır.


Yalın düşünce önce işletmelerin süreçlerine odaklanır; süreçleri iyileştirir, çoğu zaman basitleştirir, daha sonra sıra teknolojiye gelir. Büyük ölçekli bir kurumda yüzlerce farklı yazılım bulunabilmekte, bu da genellikle gereksiz bir karmaşıklık yaratmaktadır. Karmaşık ve pahalı yazılımların uygulaması aylar, hatta birkaç yıl sürebilmekte, bu nedenle iflas eden kurumlar bile görülmektedir. Süreçler basitleşince, çok kere karmaşık yazılım gereği azalmaktadır. Bu da milyonlarca dolarlık tasarruf anlamına gelmektedir.


Yalın bilişim, bütünsel bir yaklaşımla bilişimi işletmenin esas işiyle ve stratejisiyle birleştirmeyi amaçlar. Steve Bell Run, Grow, Transform: Integrating Business and Lean IT (İşlet, Büyüt, Dönüştür: İşle Yalın Bilişimin Entegrasyonu) adlı yeni kitabında yalın bilişimi aşağıdaki gibi tanımlamaktadır: ‘iş paydaşları, teknik uzmanlar, tedarikçiler ve müşterilerin işbirliği ve deneyimlemeleri aracılığıyla, son müşteriye değer katmak amacıyla kaliteli bilgiyi, etkili bilgi sistemlerini ve teknoloji ile mümkün olan ürün ve sistemleri sürekli biçimde iyileştirmek ve yenilemek için, sürekli ve hızlı öğrenme uygulaması’.


Yalın bilişim sayesinde elde edilen bazı önemli kazanımlar, iyileşen kalite, artan hız ve kapasite, azalan gider ve hatalar, daha sadık ve memnun müşteri ve çalışanlar olarak sayılabilir. Bu kazanımlar da, yalın düşüncenin temeli olan insana saygı ve sürekli iyileştirme ilkeleriyle birleşmekte, böylece ortaya sürekli öğrenen bir işletme çıkmaktadır. Resepsiyon memurundan şirketin genel müdürüne kadar herkes, her gün problem çözümü, yenilik ve iyileştirmeye odaklanmaktadır. Bütün bunların sonucunda da, sürdürülebilirlik ve rekabet avantajına ulaşmak kolaylaşmaktadır.[iii]


Günümüzde yalın bilişim alanında dünyada farklı ülke ve sektörlerden örnekler vermek olasıdır. Bilişim ürün ve hizmetlerine yaptığı büyük yatırımların da etkisiyle, bu konuda öncülerden biri finans sektörüdür. ING Holland, Nationwide Insurance ve State Street Corporation, yalın bilişim sayesinde hız, kalite ve kapasite artıran finans kuruluşlarından bazılarıdır. Tesco ve Con-way, başka sektörlerden iki örnektir. IBM ve Microsoft gibi küresel bilişim devleri de, yalın bilişimi son yıllarda benimseyen firmalar arasındadır. Türkiye’de de iş yazılımlarının önde gelen uluslararası kuruluşlarından Netsis, yalın düşüncenin Türkiye’deki öncüsü Yalın Enstitü Derneği ile birlikte, yalın bilişimi Türk ekonomisine benimsetme çabalarına örnek olarak verilebilir.[iv]


Türkiye ekonomisi son on yılda önemli atılımlar yapmış, enflasyon, bütçe açıkları ve borç oranları azalırken, büyümede belirli bir ivme yakalanmıştır. Bu ekonomik gelişmelere bazı sosyal ve siyasi reformlar eşlik etmiş, sonuç olarak kişi başına düşen milli gelir on bin dolar eşiğini yakalarken ekonomimiz de dünyanın en büyük 15 ekonomisi arasına girmiştir. Ancak bu gelişmelere bilişimin, özellikle de yazılım sektörünün katkısı sınırlıdır. Yazılım sektörümüz dünya standartlarında göreli olarak hala çok küçüktür. Türkiye ekonomisinin 2023 yılı hedeflerine ulaşabilmesi, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yerini alabilmesi, yapısal olarak dönüşebilmesi, katma değer sorununun giderilebilmesi için yüksek teknoloji sektörü anahtardır. Yüksek teknolojinin içerisinde de, bilişim ve özellikle yazılım sektörünün gelişmesi, ekonominin bütününe verimlilik ve rekabetçilik artışı olarak yansıyacak, iddialı hedeflerimize ulaşmak için gerekli ivmeyi sağlayacaktır.


Yazılım sektörünün ülkenin sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlayacak biçimde gelişmesi için yapılması gerekenler, bu satırların yazarı tarafından defalarca yazılmış, Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün elektronik bültenlerinde de başka uzmanlar tarafından irdelenmektedir. Bu yazılarda fazla değinilmeyen bir konu ise, yalın düşüncenin bilişime ve ekonomiye yapabileceği katkıdır. Yalın bilişim yaklaşımı, yukarıda bahsedilen özellikleri, ilke ve uygulamalarıyla, yazılım sektörünün işletmelere, diğer sektörlere ve ekonominin bütününe katkısını önemli ölçüde artırabilir. Sektör için yapılması gerekenlere bir alternatif değil, onları güçlendirici bir yaklaşım olarak düşünülebilir.


Yalın bilişim, her zaman ve her durum için önceden belirlenmiş bir model yerine insana saygı ve sürekli iyileştirme gibi genel ilkelere odaklanmaktadır. Bu da, hızlı ve değişken bir ekonomi ve teknoloji ortamında kurumların ve ekonomilerin sürdürülebilirliği için yaşamsaldır.


PhD, Ekonomik Bilimler, Akademisyen ve Ekonomist, Orta Amerika Bilimsel Araştırma ve Eğitim Merkezi ve Latina Üniversitesi*


Kaynakça

Bell, S ve Orzen, M. 2011. Lean IT. New York: Productivity Press.
Bell, S. Bilişim sisteminiz sizi soyuyor! Habertürk, 22 Mayıs 2012



site design & technology
SLC Web Mühendisliği
www.slc.com.tr